İznik Gazetesi ekibi olarak, son yıllarda durmadan siz değerli okuyucularımız için çeşitli sanatçılarla çeşitli röportajlar yapmaya devam ediyoruz. Bu hafta, son dönemde ‘Fırtına’ isimli şarkısıyla çok iyi bir çıkış yakalayan sevgili Esra Zaim ile güzel bir röportaja imzamızı atmış bulunuyoruz. Sevgili Esra Zaim hakkında merak ettikleriniz ve çok daha fazlası sadece bu röportajımızda. Bu harika röportaja geçmeden önce, bizleri kırmayıp röportaj teklifimizi kabul ettiği için sevgili Esra Zaim’e sonsuz teşekkürler.
Klasik olacak ama Esra Zaim kimdir ve neler yapar?
Yıllardır müzikle iç içe olan sahne performanslarıyla geçimini sağlayan müzisyen şarkıcı diyebiliriz.
Her insanın küçük yaşlardan itibaren belli başlı hayalleri olur. Sizin içinde müzik piyasası hayallerinizden bir tanesi miydi?
Evet özellikle kendi şarkılarımı söyleyip kendi konserlerimi vermek her zaman hayalimdi ama uzun süre sahnelerde cover müzik yapınca bundan uzaklaştığımı fark ettim ve artık üretim ve yayın kısmına daha çok zaman ayırmaya karar verdim.
Zorlukları nelerdir ve mesleğinizden memnun musunuz?
Her meslek gibi tabii ki çok zor yanları var. Hele ki ülkemizde sanat’a ve sanatçıya olan değerin çok az olduğunu düşünüyorum. Özellikle pandemi döneminde kendim gibi bir çok müzisyen arkadaşım işsiz kaldık. Zor dönemlerden geçtik Daha da her şey giderek zorlaşıyor. Alınan ücretlerin hakediş’in çok altında olduğunu düşünüyorum. Şarkı yayıncılığı yapan dijital platformlarda şarkılarınızın yayınlanması çok kolay ama esas mesele editörlerin listelerine girmek ise bu gerçekten çok zor. Anlayamadığım bir algoritma üzerine kurulu olduğu söyleniyor ama yeni çıkan kendini tanıtmaya çalışan sanatçılar için tam bir muamma yada şans bilemiyorum. Açıkcası müzik sektörünün bu kısmında çok zorlandım. Ama yine de müzisyen olduğum için çok mutluyum. Hayal kurmak ve umut etmek bizim işimiz.
Vokal olarak hangi tür parçaları okuyorsunuz ve çalmaya sevdiğiniz enstrümanlar nelerdir?
Ben Marmariste yaşıyorum. Eşim çok iyi bir gitarist. Yaz sezonunda buradaki otellerde genelde ingiliz turistlere müzik yapıyoruz. O yüzden daha çok yabancı pop ve rock müzik türlerinde şarkı söylüyorum. Ama kendi bestelerim türkçe rock ağırlıklı. Gitar çalıp şarkı söylemeyi çok seviyorum. Özellikle instagram ve youtube gibi sosyal mecralarda akustik gitar ile çok sevdiğim şarkıları çalıp söylediğim kısa videolarım var.
Size göre mesleğinizin en eğlenceli yanı nedir?
İnsanlar, en mutlu anlarında ya da en hüzünlü anlarında, yolda yürürken, evde bir işle uğraşırken veya canı sıkılınca şarkı söylerler ya da mırıldanırlar. Ben ise neredeyse 365 günün hemen hemen her günü şarkı söylüyorum ve üstüne geçimimi sağlıyorum. Bence dünyada bundan güzel bir meslek olamaz.
Mesleğiniz dışında ilgilendiğiniz başka bir şey var mı?
İş anlamında yok. Sanırım olsun da istemedim. Aslında üniversitede Turizm okudum ama müzik hep tutkum olduğu için maalesef iş olarak yapamadım.
Dinleyici kitleniz ve sosyal mecralardan sizi takip eden hayranlarınızla aranız nasıl?
Özellikle müzik yapmaya çok hevesli gençlerden çok güzel yorumlar geliyor. Bazıları senin gibi olmak istiyorum diyor, bazıları söylediğim şarkılarda kendileri buluyor. Bu beni son derece çok mutlu ediyor. Ama tabii ki sosyal medyanın maalesef olmazsa olmazı negatif insanları da var. Onlara hiç aldırış etmiyorum. Pozitif yorumlara dikkatimi yöneltiyorum.
Sahneye ilk çıktığınız anı hatırlıyor musunuz? Nasıl bir duyguydu? O heyecanı tarif etmek gerekirse tam olarak nasıl tarif edersiniz?
Off nasıl unutabilirimki.Üniversite şenliklerinde kocaman bir sahnede şarkı söyledim. Ön sırada en yakın arkadaşlarım gözlerimin içine bakıyordu. Kalbim deli gibi hızlı atıyordu. Çok ama çok heyecanlıydım ve aşırı mutluydum.Sahnede içimden “işte ait olduğum yer burası”demiştim. Anda kalmak, mutlu olmak böyle bir şey olsa gerek.
ilk çıkardığınız ‘Fırtına’ isimli şarkınızdan bahseder misiniz?
Fırtına yorgun bir aşığın çırpınışlarını anlatan rock müzik türünde bir aşk şarkısı. Şarkıyı pandemi zamanı gerçekten aşırı fırtınalı bir günde yazmıştım. Fırtına o kadar şiddetliydi ki dışarı çıkamıyorduk. Eşim gitarda bir riff bulmuştu. O an şarkı sözleriyle birlikte aktı. Sözlerinde sevgiliyi şiddetli bir fırtınaya benzetmiştim o yüzden nakaratta ” Yorulmadın mı Fırtına” diye soruyorum.” Fırtına”yı çok sevdik ve yıllardır yayın yapmak için bekliyorduk. İlk yayınlayacağım şarkı kesinlikle bu olmalı diye düşündüm çünkü tamamen içimden geldiği gibi rock türünde yaptığım bir şarkıydı.
Sizi siz yapan en önemli etken nedir ve müzik sektörü dışında nasıl bir Esra Zaim var?
Şarkı söylemek beni ben yapan en önemli şey. Her şeyin çok çok önüne geçiyor. Sadece söylemek değil 7/24 müzik dinleyen biriyimdir. Okul yıllarımda kulağımda müzikle uyuyan biriydim. Müzik benim için bu hayatta vazgeçilmez en büyük tutku. Müzik sektörü dışında yaşadığım yerde orman ve deniz var, doğayla iç içe olmayı ve spor yapmayı seven, aile hayatına önem veren, kedileriyle ve çiçekleriyle mutlu olan yani mütavazi bir hayatı olan Esra var.
Yakın bir zamanda dinleyicilerinizi ve bizleri bekleyen bir projeniz var mı?
Evet. Çok heyecanlıyım. Sözü ve bestesi bana ait olan yeni bir şarkım yayınlanacak. Sonrasında ise cover bir şarkım var. Eski nostaljik bir şarkı. Dinleyecileri çok şaşırtacak bir düzenleme oldu. Beklemede kalın..
Kendinizi müzik yolunda 10 yıl sonra nerede görüyorsunuz? Yani belli başlı projeleri başarmış bir Esra Zaim’i görebilir miyiz sizce?
10 yıl sonra bir kaç albümüm yayınlanmış, konserlere koşturan hatta belki müzikal projelerde bile yer alan başarılı bir Esra görüyorum.
Son olarak sizin gibi genç ve yetenekli arkadaşlarımıza ne gibi tavsiyeler verebilirsiniz?
Hayallerinden asla vazgeçmesinler. Müzik yolunda ilerleyeceklerse çok zor bir yol olduğunu ve emek istediğini bilsinler. Kendilerini iyi eğitmenlerle geliştirsinler ve asla amatör ruhlarını, heyecanlarını kaybetmesinler. Bu iş ruh ve duygu işi, gönül işi. Bunları yaparlarsa bence kesinlikle başarılı olacaklardır.
